3 Ocak 2009 Cumartesi

Berbat geçen yılbaşı ve ıssız adam :(((




Çok heveslenerek beklediğim yeni yıl seramonisi başımda patladııııı....Aslında öncelikle kalbimde daha sonrada başımda patladı desem doğrudur. Doğru düzgün yapılamayan bir organizasyona benim zevzekliğim de eklenince gece burnumdan geldi...
Ne mi oldu? Eski erkek arkadaşımın olduğu partıye yeni erkek arkadasımla katıldım ve partıdeki kişi sayısı da 2 elin parmaklarını geçmeyecek kadar azdı. Asıl sorunsa eskisiyle yenisinin birbirinden nefret ediyor olması, daha önce yenisinin eskisini bi kaç kez dövecek olması, benim eskisiyle aramda geçenlerin unutulmayan,acıklı romantik aşk filmlrinden geride kalmaması ve bi saçmalık neticesinde ayrılmak zorunda kalmamız, inatlaşıp görüşmememiz sonucu kendimize yeni yollar çizmiş olmamız...Ve ayrı yollar çizsek de galiba birbirimizi az da olsa unutamamaış olmamız büyük sorundu yani sorunMUŞ aslında. Ben bunu o gece anlayabildim...
Gergin bi ortamda herkes durumu idare etmeye calışıyordu başta, daha sonra içkiler içildikçe havaya bi rahatlık hakim oldu, oldu da bizim yenisi hiç içmedi.Bense sankı arkamdan atlı kovalıyormuşcasına içtim içtim içtim.. Sonra fonda çalan şarkıları başladım sölemeye, bizim eskiside başlamaz mı. Ne hikmetse şarkıları da sadece ikimiz bilioz bi heves sölüoz ortamda herkes sus pus biz ikimiz oh sular seller gibi okuyoz...EE salaklık bende canım. kafam o kadar iyiki ne yapıorum farkında da değilim. En sonunda kalktık biz ve cehenneme yolculuk başladı. eve kadar olan o yol bir türlü bitmek bilmedi. Bizimkide açtı ağzını yumdu gözünü benim kafa zaten iyi "ama canımcicim die geveliom" sona eve geldik alkol etkisini iyice göstrdi ve içimdeki canavar mı desem gerçek ben mi desem bilemiyorum o dışarı çıktıııı... Bu şımarık, hadsiz, düşüncesiz şey suçlu olduğu halde sabaha kadar bagırdı çağırdı, ağladı, terkediyorum hepinizi die ünledi. ve sızdıı en sonunda... Sabah olduğunda ise içimdeki Mrs. Hayd (yazılışını karıştırdım şimdi idare edin) aklıma geldi ve yaptıklarımdan bin kat daha utandım. Yenisi ise hala bana son derece kibar davranıyordu. O böle yaptıkça ben daha da cok utandım, içim sıkıldı, ruhum bedenimi patlatıp dışarı çıkmak istedi sanki :(((( Tüm gün düşündüm, tüm gün üzüldüm, kanatlarım olsa da çookkk uzaklara gitsem dedim...
Sonra ıssız adamı izlemeye gittik bide ne göreyim işte ordaki kız ben adamda bu bizim eskisi resmen ve filmin sonu da aynı biz neredeyse.... Bu filmde herşeyin üzerine tuz biber oldu o gece evde yine saatlerce ağladım, camdan cılız yanan sokak lambasının ışığında yere düşen kar taneleirni izledim " hayatımda bunlar gibi savruk, cılız, karşı koymasız" die düşünüp ağladım,ağladım, ağladım...

Bir yalanın peşinden gitmek ama nereye kadar, o yalan uğruna sahip olduğun tüm gerçekleri kaybetmek ama kim uğruna?....

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder