31 Ocak 2009 Cumartesi

kEŞkE!


Sıradan bir cumartesiydi işte, rutin hayatımı aynen uyguladıktan sonra, her zaman olduğu gibi pc yı açtım. Ve bloğuma girdim ve neşeli bir şeyler yazmayı planladım. Aynı anda fcbkuma da bakıodum ki birileri ıssız adamdan bi parça video eklemişler. Kendimi tutamayıp izledim, izledim, yaşlar süzüldü gözlerimden, durduramadım. İzlerken aklıma takılan bi kaç cümle vardı buraya yazacaktım, vazgecmiştim ama şimdi yazmak istiyorum;


-İkimize bi mutlu son yazdım sonra

O evde seninle birlikte oturduk, sustuk

Yanımda durdun sessizce..

Burası sondu başka bi yaşamdı

Sadece biz vardık

Bana baktın mavi ve telaşsız sustuk

"Başka bi yaşamda başka bi mutlu son

Biz bunu haketmiştik"

Hikayemiz orda bi yerde hep benimle duracak

İnsanın kokusu hep aynı mı kalırmış şaşırdım...


-Yok hiç kimse yok

sana yalan söylüyorum


Keşke zaman dursa

Sen hep orda dursan

Ve bana baksan öylece

Keşke böyle kalsak biz

Hiç bitmese...

Bunu sana söyeyebilmeyı ne çok isterdim

Sana söyleyemediğim ne cok şey var zaten

Neyse,

Hoşçakal Ada

Hoşçakal sEvgilim...

26 Ocak 2009 Pazartesi

MelEK kOvALaMAcA


Selamlar okuyucu, tabi gerçekten varsan, keza hiç bir yazıma yorum bırakmıyorsun beni yıpratıyorsun :'(

Her neyse bu akşam tam da sıkılmışken fcbkuma bakıoken bi de ne göreyım bi mail gelmiş
"Seni Hiç unutmadım, Hayatım boyunca da unutmayacağım tek kişisin " diyor
Şaşırdımm, duygulandım ve gülümseyerek geçmişi hatırladım.

Bu maili ban ayaza ilkokul arkadaşım?!! SEn de önce benim gibi şaşırdın dimi, sona bi duygulandın sona da gülümsedin ve yazıyı okumaya devam ediosun :) Öyleyse devam et çünkü anlatıyorum;

Biz küçükken yakalamacılık oynardık izmirde okul bahçesinde, tenefüslerde,

kızlara erkekler iki grup olupkoşuyoruz var gücümüzle..

O aralar en nefret ettiğim şey tokamın çekilmesiydi ki kreşten beri ifrit olurdum. Bir gün yıne yakalamacılık oynuyoruz bu arkadaş da beni kovalıo, tam yakaladı yakalayacak kendimi kızlar tuvaletıne attım, ama sadece bir ayağımı. O esnada bir el sacımı tuttu tokamdan yakaladı ve çektiiii, o an işte tam da o an ben ki henüz sanırım 7 yaşındaydım, bir hışım dönüp tokatı patlattım. Çocukk anında sacımı bıraktı, yanağında da 5 parmağımın izi.... Ama hiç bişi demedi, ağlamadı da çekti gitti. Hırttı, maço olacağı belliydi. Tıpkı Janjan gibi, tıpkı onun küçüklüğü gibi.Belki de onu çok sevmemin asıl nedeni çocukluk yıllarımdaki bu çocuktu bilemiyorum...


Neyse yıllar geçtii ve fcbk beni tokatla birlikte ona hatırlattı, gerçi hiç unutmadım diyor ama erkek milleti bu :p Şaka bi yana çocukken her şey bi başka güzel, saf ve temiz, çıkarsız ve masum...

MaSaL Bu Ya...


Burkar içimi bir sızı içim boğulur
Sanki peri padişahının oğlu
Bu kadar naz, sabır kalmaz
Etme ne olur


Bu hayal meyal masal hep okuduğum mu?
Beni ejdErhanın elinden alıp koruduğuN mu?
Hani kahramanlar gibi sevecekken beni
Masal bitti,
Yaş akacak bak, farketmedin mi?


Geldi deli efkarın içimi sardı
Gir sinemin sinemin içine yar
Bak yaş oldun didemin ucunda varsın
Ak sinemin sinemin içini sar,


Yalnız varsız demektir
Elsiz kolsuz demektir
Kalan yalnız kalırsa
Giden insafsız demektir


Sen bitmişsin kuşlar gitmiş
Dostlar gitmiş,
Bir varmışsın, bir yokmuşsun ...


PS. Yaşar-Masal E birazcık değiştirdim ama son 3 mısra tam da benlik!

24 Ocak 2009 Cumartesi

HaYaL mEyALLL




Yaa hem yoruldum hem de sıkıldım artık hep aynı işlerle uğraşmaktan..

Hep istediğim o günün gelmesini beklemekden de sıkıldım..
Ara ara kendime gaz veriyorum bak bu kadar bekledin az daha, az daha, diye diye onca seneyi devirdim ama her şey aynı hala beklıyorum...
Yine hazırlamam gereken bi proje var ama sırf onla ugraşmamak için yapmadığım iş kalmadı.

pc yi açıyorum, aaa bi kek yapayım diorum, bi de puaça, hepsi bitiyo oturuorum pc başına az biraz calışıorum zaten gün bitiyo. Sona ertesi gün tam başlayacam yaa bi arkadasa çıkayım, aa yenı bi tarif vardı dur onu deneyeyım, kilo adım az biraz yürüyeyım, vs vs vs akla gelecek her türlü sacmalıkla ugraşıyorum da projeyle ugraşamıyorum bir türlü...

Hem ben kardeşimi ve abimi özledim, bi kaç arkadaşımı da özledim, eskiyi özledim, sıkıldım bu şehirden,
bu binalardan, bitmeyen yollardan, kapalı havalardan, kat kat giysilErden bunaldımmm...

Şöle param olmalı kendimi Havaiye falan atmalıyım, ohh bi güzel güneşlenip bol bol yemeli içmeliyim.Denize girip yediklerimi eritmeliyim sonra :))

Sonra akşam için süslenmeli, bronz tenimi simli pudraya boğmalı şık şık giyinip kendimi canlı müzik olanbir yere atmalıyım.. Tüm bunları yaparken yanımda orda tanıştığım insanlar olmalı, daha öncekilEr değil. Keza kimsenin derdini tasasını dinleyemicem, kimsenin kprisiyle ugrasamıcam, malum kafa dinlemeye gidiyorum ben :)))
Ya ne güzel bi hayal oldu bu dur buna uygn bi de foto koyayım da kendimi kandırmam kılıfına uygun olsun....
Ps. Szler için de kokteylleri sunuyorum Buyrun alın bir tane ;)




20 Ocak 2009 Salı

Kedicik


Bugün sizlere bizim şirketteki kediden bahsetmek istiyorum. Görseniz öle tatlı ki
Efendim bu kediciğe bi araba çarpmış hayvanın bacağı kırılmış hafiften de suratı dağılmış.
Ben bunu ilk olarak mutfakta gördüm bizim hizmetli almış bi kutuya koymuş besliyor. Dedikki bu böle olmaz. Hemen arkadaşlardan birisi kediciği veterinere götürdü. Bu arada veterinerlere hayranımdır ne karizmatik oluolar öle yaaaa(bknz.dibim düştü) Neyse bizim kediciğin muayenesi ve tedavisi yapıldı ve sargıları açılana dek kalmak üzere şirkete geri döndü.

Ama zavallıcık görmüyor... Malesef kör olmuş.... Görseniz o kadar tatlı ki paytak paytak yürüo, tombiş bi poposu var, yaşı da küçük, ufacık sevimli bişi. Nese arkadaşlardan biri buna odasında bakamaya başladı. Derken kedicik hızla iyileşti ve oldu sana bir canavarrrr!!!

4-5 gün sonra bakan arkadaş çıldırarak geldi yeter yaaa bakamıorum ben artık buna, 1 dk olsn durmuyor, sürekli üstümde, odada kırmadığı şey kalmadı, elLErim hep çizik ühühühhhhh...

Kızcağızın sinirleri bozulmuş bi yandan ağlayarak söyleniyor bi yandan da kucağındaki kediyi sabit tutmaya çalışıyor. Çünkü kedicik cidden çok hareketli hop hop zıp zıp :)))

Neyseki diğer arkadaşlar devreye girdiler ve şirketin alt katındaki bir odaya aldılar hayvanı.

Kimsenin gönlü onu dışarı bırakmaya razı olmadı...

İşte hayat kimileri için rahatlıklarla dolu ( sahibi olan, şu karda kışta sıcacık kaloriferin yanında mır mır eden kediler), kimileri için engebelerle dolu (bknz. kediceik şu yaşında hem evsiz, hem kör,kimsesi yok ;( ) nese bu yazının sonunu "Hayattt bizi neden yoruyosuuuunn"" demek isteyen kedi mırlamasıyla bitirmek istiyorummmm. Mırrrr mır mır mır mır mırrrrrrrrrrr!



17 Ocak 2009 Cumartesi

BaŞkEnttE kARLı SoKAkLAr...




Titreyen elimi yavaşça bırak,

Kader bu kapını çalarsa çalsın.

Son defa buğulu gözlerinle bak,

İçinde bir sızı kalırsa kalsın.


Şimdi başkEntte karlı sokaklar,

Kaybolan günlerin sırrını saklar,

Bir tozlu plak gibi o hatıralar,

O eski şarkıyı çalarsa çalsın...
PS. Kutsi-Ankara

15 Ocak 2009 Perşembe

İştE ÖyLe HaYat...


Hayat durmadan değişiyor...

Sürekli bir gelen bir giden var

Sankı dünya etrafımızda dönüyor

Hiç bir şey sabit değil

Sürekli bir belirsizlik hakim

Günler geçiyor, aylar,mevsimler, yıllar geçiyor

Hala bir belirsizlik

Sanki sonsuza dek sürecekmiş gibi

Yada bElirsizliğin tam da üzerindeyken bitecekmiş gibi...

İşte öyle hayat geçiyor

Birileri geliyor birileri gidiyor...

12 Ocak 2009 Pazartesi

aYY bu bEni dEli EdEr


Bu bebe mal cidden mal ya daha da bişi demiorum
Salak kendince kararlar almışta benle görüşmicekmiş die.
Kararını da bi 8 aydır falan uyguluo, ama biz bunla süreklı karşılaşıoz bi şekilde bi araya gelioz, ben anlamadıydım önce bunun kararını, bi baktım sürekli kaçışta bu. En sonunda sordum sıkıştırdım da öle itiraf etti. Arkadaslar zaten biliomuş. Bakarmısınız ben de aptal gibi merak ediorum hasta falan mı die. Neyse ben öğrendikten sona çok sinirlendim ve tamam dedim öle olsun. Gerçi önce bi feyk attım sonra "tamam kararlarına saygılıyım" die msnden de fcbkdanda sildim engelledim. Aptal 15gundur girio bakıo ben yokum. Geçen arayacak olmuş yeni tel. nomu istemiş bizimkiler de vermemiş. Bu salak hala anlamamış. Neysekı bugun bi arkadasa başka bi vsile ile aratıp bunu da sölettım cevap:"İyi BOK yemiş" Terbiyesize bakarmısınız yaaa, sen aylarca arama sorma, hadi aramıon maiilerime falan gir be ne bilim fcbkdan takip et dimi ,onlarda yok. Sonada ben yapınca böle de. TERBİYESİZ... Sen daha durrrr, duuurrrr daha ne .oklar yicem ölece bakacaksın!

GRAMMM


Bütün acıları yazıyorum vasiyetime,

Sana yakışanı yapıp onu oku o zaman

Gram acımadı kötü diye vaziyetime

Sana yakışanı yapıp onu koru ozaman

İzine alışalım huyuna çalışalım

dışı buz içi balım nerdesin

o beni unutacak birine alışacak (hıh)

ikikez acınacak yerdesin!

yüzüme bakmasın,ama bırakmasın

beni yakan güneş,onu da yakmasın

yeter uzatmasınlar.

takıp o zilleri beline

atıp kerdeleri derine

geçip güzellerin önüne

o gül dudaktan öpmek lazım

giderse gitsin nereye

verip o günleri geriye

sabahtan akşama rakıya

girip bir uçtan çıkmak lazım.;))))


ps. serdar çok tatlım adam ya, yazıyor, basık şeftali suratlııııııı :)))))))

GERÇEĞİN KENARINDAN...


İçim sızlıyor doğru,

Ama sana git demekten başka yol mu var?

Onların doğrularıyla büyürken,

İçine hayat çekmek dEğil kolay.

Sesim çıkmıyor doğru,

Ama bağırsam kime ne faydası var.

Bedelli mutluluklar düzeninde,

Yüreğe güvenmek değil kolay.

Gerçeğin kenarından hayatın düzenine,

Bir yol bulup ben akamadım.

Bugün budur pencere ,

Yarın kışla yüzleşince,

Çok üzgünüm KALAMADIM...
pS. Güzel sözler, eklemeden duramadım :)

9 Ocak 2009 Cuma

uFFF dIKANDım Haaa!


Dıkandım vala dıkandım :))))

Yeni yıla adımımızı attık die sevinirken bi dolu iş yükü de üzerimize bindi.

Ocak başı itibari ile hayatım rahat bi gün yüzü göremedi sevgili okuyucu.

Tam kişisel ıvır zıvır problemler duruldu derken şimdi de iş yerindeki sorumluluklar üstüme üstüme gelmeye başladı. 3 gecedir ne uyku var ne durak (hahah bu tanımlamaya da çok gülerim, annem kullanır, daha ziyade.) Neyse elimdeki işi bitirip patrona teslim ettim O da bi dolu bıdırdandı yok ben daha hızlı yapardım die, yap da görelim yahu bi kere de sen yapta biz de görelim. Gerçi bugun iyi günüydü, yapıcı konuşmalar yaptı bi dolu şaşşırrdımmm... Eh artık rahat bi haftasonu geçirirsin die de ben çıkarken ekledi, imamıydı yoksa gerçi hislerimiydi bilemedim vala ben patronu çözemedim kaç yıldır birlikte çalışıoz ama kendisin tanımlamak imkansız.....


Neyse bunları bırakıp öle boş boş yazasım var, bi kere de iş dışında kullanasım var şu klavyeyi,

Zaten fonda hafif bir fransızca parça çalıyor, arkadan ılık bi rüzgar esiyor... güneş güzel yüzünü gösteriyor, sanki bahar havası var bugün..Bahar dedim de ne güzeldi eski günler benim çıtır çıtır ortalıkta dertsiz kedersiz hoplaya zıplaya dolaştığım günler... "Her an yaramazlık yapacakmış gibi duran bi çocuk gibisin" demişti bana. Öleydim de cidden, bulunduğumuz yeri panayır alanına dönüştürmk de üzerime yoktu. Altımda düşük ve bi hayli bol kotum, üstümde minicik dar bi badyim ve açık saçlarımla, özellikle onun yanında zıp zıp zıplardım. Bizimki de ağır abiydi yani böle şeylere gelemezdi. Ben de bilhassa yapardım, mesela karşıdan karşıya geçicez bi gün, bizimkisi cool ya ağır adımlarla yürüyor gelen arabalara aldırmaksızın, ben tabi tuttum bunu kolundan başladım çekiştirerek koşmaya, bi yandan gülüyor bi yandan kızıyor zıplama, çekme yavaşş yavaş die.Bense gülüyorum .Bak bunları yazarken yine gülüyorum sevgili okuyucu neyse işte güzel günlerdi...

Resimden de anlaşılacağı üzere; küçük kız hala o küçük kız ama suratı asık, canı sıkkın ve sinirli ve dıkanmış :))))



3 Ocak 2009 Cumartesi

Berbat geçen yılbaşı ve ıssız adam :(((




Çok heveslenerek beklediğim yeni yıl seramonisi başımda patladııııı....Aslında öncelikle kalbimde daha sonrada başımda patladı desem doğrudur. Doğru düzgün yapılamayan bir organizasyona benim zevzekliğim de eklenince gece burnumdan geldi...
Ne mi oldu? Eski erkek arkadaşımın olduğu partıye yeni erkek arkadasımla katıldım ve partıdeki kişi sayısı da 2 elin parmaklarını geçmeyecek kadar azdı. Asıl sorunsa eskisiyle yenisinin birbirinden nefret ediyor olması, daha önce yenisinin eskisini bi kaç kez dövecek olması, benim eskisiyle aramda geçenlerin unutulmayan,acıklı romantik aşk filmlrinden geride kalmaması ve bi saçmalık neticesinde ayrılmak zorunda kalmamız, inatlaşıp görüşmememiz sonucu kendimize yeni yollar çizmiş olmamız...Ve ayrı yollar çizsek de galiba birbirimizi az da olsa unutamamaış olmamız büyük sorundu yani sorunMUŞ aslında. Ben bunu o gece anlayabildim...
Gergin bi ortamda herkes durumu idare etmeye calışıyordu başta, daha sonra içkiler içildikçe havaya bi rahatlık hakim oldu, oldu da bizim yenisi hiç içmedi.Bense sankı arkamdan atlı kovalıyormuşcasına içtim içtim içtim.. Sonra fonda çalan şarkıları başladım sölemeye, bizim eskiside başlamaz mı. Ne hikmetse şarkıları da sadece ikimiz bilioz bi heves sölüoz ortamda herkes sus pus biz ikimiz oh sular seller gibi okuyoz...EE salaklık bende canım. kafam o kadar iyiki ne yapıorum farkında da değilim. En sonunda kalktık biz ve cehenneme yolculuk başladı. eve kadar olan o yol bir türlü bitmek bilmedi. Bizimkide açtı ağzını yumdu gözünü benim kafa zaten iyi "ama canımcicim die geveliom" sona eve geldik alkol etkisini iyice göstrdi ve içimdeki canavar mı desem gerçek ben mi desem bilemiyorum o dışarı çıktıııı... Bu şımarık, hadsiz, düşüncesiz şey suçlu olduğu halde sabaha kadar bagırdı çağırdı, ağladı, terkediyorum hepinizi die ünledi. ve sızdıı en sonunda... Sabah olduğunda ise içimdeki Mrs. Hayd (yazılışını karıştırdım şimdi idare edin) aklıma geldi ve yaptıklarımdan bin kat daha utandım. Yenisi ise hala bana son derece kibar davranıyordu. O böle yaptıkça ben daha da cok utandım, içim sıkıldı, ruhum bedenimi patlatıp dışarı çıkmak istedi sanki :(((( Tüm gün düşündüm, tüm gün üzüldüm, kanatlarım olsa da çookkk uzaklara gitsem dedim...
Sonra ıssız adamı izlemeye gittik bide ne göreyim işte ordaki kız ben adamda bu bizim eskisi resmen ve filmin sonu da aynı biz neredeyse.... Bu filmde herşeyin üzerine tuz biber oldu o gece evde yine saatlerce ağladım, camdan cılız yanan sokak lambasının ışığında yere düşen kar taneleirni izledim " hayatımda bunlar gibi savruk, cılız, karşı koymasız" die düşünüp ağladım,ağladım, ağladım...

Bir yalanın peşinden gitmek ama nereye kadar, o yalan uğruna sahip olduğun tüm gerçekleri kaybetmek ama kim uğruna?....