30 Nisan 2009 Perşembe

FıNdIK BeYiNLiLEr sAvULuN uLEn




Ya gerçekten sinir oluyorum bu aralar iki kuruşluk aklıyla karşıma geçip beni alt etmeye çalışanlara gerçekten sinir oluyorum. Bi arkadaşım var kıza bu aralar bi haller oldu süreklı benle laf yetiştirme telaşına girdi. Hayır senin kapasiteni biliyorum ben zorunlu olmasam aynı odada zaten oturmam senle. Kimse kusura bakmasın bugun hiç de mütevazi olamayacağım yani. Profilime bakan görmüştür mıymıydan mızmızdan aklı kıt olandan hiç hoşlanmam ben. Kaşımdaki leb demeden anlamalı beni, bi çoguna anlatıosun bin defa en sonunda dönüp gene aynı şeyi soruyor işte bölelerine tahammül edemiyorum ben ve bi çogunda da sabredemeyip kırıyorum çıkışıorum gerçi sonadan da üzülüorum.. Ama bunlara zamanında tepki göstermezsen tepene çıkarlar..Bi kere yumuşak davranır güler geçersin bunlar hep böle olacak ya bu salak zaten demeye başlarlar. O yüzden koyacaksın tepkini zamanında bak bakalım aynısı oluomu.

hA bu arada gecen PUCCA nın bi yazısına yaptığım yorumun altına bi adsız yorum yazmış, her şey iimiş de biz anlamıomuşuz da her şeyi abartıyomuşuz da , yapamıosak çekilmeliymişiz de bla bla bla bi dolu saçmalık. Bu yorumu daha bugun gördüğüm için oraya bi şey yazmadım ama zaten sinirliyim buraya dökeyim bari dedim "ulan yazdıklarından ne ülkeyi, ne gündemi, ne dünyayı takip etmediğin belli, belkide o ufacık beyninle anca o kadarını anlıyorsun, belkıde tecrübesizliğin ve yaşanmamışlıklarınla hafsalan sadece bu kadarını algılayabilio. Yahu anlamıyosunuz bari yalan yanlış konuşup bi de kafa tutar havalara girmeyin bea. Herkese muhalif olmakla adam olunmuo veya herkese yalakalık yapmakla ...

Nese diceğim şudur ki "2 Kuruşluk aklıyla benimle sidik yarışına girenler, uzak durun benden uzak!!!

28 Nisan 2009 Salı

OyuN


Tek bir oyun sonra kalkıp gidersin..
Sen her zaman risk almayı seversin
Ben inerken en dibe ağır ağır
Sen hep ilk günkü gibisin
Oyunun adı aşk,kan ve gül
Sen katilsin ben maktül
Çek hançerini son kez öp ve beni öldür!


Oyun falan oynamayın arkadaşlar, bu işlerde oyun die bişi olmuyo işin sonu katil&maktül'e dönüo. Oyun die eğlence die başlıosun sonrası hazin oluo. halbuki ne luzumu var otur uslu uslu, rahat mı batıo be kardeşim...
Her neyse aslında başka bişi yazıcaktım bu aralar rüyamda o kadar çok onu görüyorum ki bu durum beni çok rahatsız etmeye başladı, hayır arayamıorum da acaba bişiyimi var die..Rüyalarda hep aynı ne hikmetse, bu bize gelio öyle uzak uzak oturuo sessiz sessiz, hep de bi bavulu oluo her an gidecekmiş modunda...yada bi yerden gelip bir yere giderken konaklamış havasında...ve asla iki çift laf edemiyoruz etrafta hep başkalarıyla ilgili telaşlar oluo rüyada.
Bilmiyorum neden böyle oluo ya. Ben ona çok aşıktım onla birlikte daha önce hiç aşık olmadığımı anlamıştım, yanı daha öncekileirn hiç birisinin aşk olmadığını anlamıştım. Hiç birinde bu kadar aşk,ihtiras, öfke, kıskançlık, tutku, özlem,zaman zaman nefret yoktu... Belki de bu duyguların gücü bi türlü kavuşamamaktan da kaynaklanıo olabilir. Bilemiyorum.... Ama tüm bunların ötesinde acaip iyi arkadaştık biz. Benim hiç bu kadar samimi olduğum bi karşı cinsten arkadaşım olmamıştı o güne dek. Çünkü sınırlarım vardır benim, kurallarım vardır. Belki de o yuzden hayatım dikenli tellerle çevrili... Ama onda tüm bu teller bu sınırlar kalktı.
Başlarda hiç de samimi değildik, acaip suratsız bi tipti, sürekli çatık kaşları, sert havaları vardı. bEN kendimle inatlaşıp bu çocuğu çözeceğim demiştim. sonra birden sankı birbirini yıllardır tanıyan iki dost oluverdik, o anlattı ben dinledim ben anlattım o dinledi. O dönemki sıkıntılı durumları kız arkadaşlarımla da erkek arkadaşımla da paylaşamıyordum çünkü sadece ona anlatabiliyordum. neyse,, neyse... neyse... oyunla başladı, arkadaşlığa dönüşüp biz anlamadan aşka dönüştü... İşte şimdilerde aşkından ziyade arkadaşlığını özler oldum, önceden ne karar alacak olsam ne sorunum olsa hemen buna sorar fikir alırdım, veya çok güzel bişi olsa ilk buna anlatırdım yoksa içime sinmezdi. Ama şimdi bunların hiç birini yapamıorum. O çokk uzaklarda, ve hayattlarımız çok farklı, artık iki muuzur genç çocuk değiliz.. Tanrı bildi de uzak şehirlere attı ikimizi, Tanrı gördü...
Bazen diyorum ki keşke bu yaşananların hiç biri olmasaydı da biz çok iyi arkadas olarak kalsaydık, her sorunumuzu, mutluluğumuzu birlikte paylaşsaydık, birlikte gezip dolaşsaydık... ne var dı oyun oynayacak ne vardı her şeyi bozacak bilmiorum ki................................


24 Nisan 2009 Cuma

şARkı TutmACa


Bu aralar bende bi huy başladı, bazı şarkıları dinlerken çok beğeniyorum ve mutlaka hemen yazmalıyım diorum hatta bazen öyle oluyorki daha dinlerken dur yazayım diorum bu ya şarkı ya da blog bağımlılığı yada yakın arkadaş eksikliği :///


Kar gibi örttüm üstünü, içinde tüm çiçekler
Birer birer titrediler
Uykusuzluğundan belli, kafanda birikintiler
Teker teker döküldüler

Sen hep kendine önlemler aldın
Ben kendime yasaklar koydum
Önümüzde barajlar var
Bu su hiç durmaz!..
Bu su hiç durmaz!..
Yaşamak dopdoluydu akan pınarlar gibi
İnanmayanlar beklediler
Umutlarını borç verdin, cebinde hiç kalmadı
Dostların anlamadılar

Sen hep kendine önlemler aldın
Ben kendime yasaklar koydum
Önümüzde barajlar var
Bu su hiç durmaz
Bu su hiç durmaz


Nar gibi güzelliğin gizliydi vereceklerin fazlaydı
İnsanlar inanmadılar
Sustun sustun konuşmadın, sonra kaçtın arkana bakmadan
İnsanlar şaşırdılar...


Vala yazan güzel yazmış bu parçayı. O yüzden sözlerini kendime yolluyorum. Bugunkü fal şarkısında bana bu çıktı. Bence bütün okuyanlara da bugun bu şarkı çıktı :) Eskiden şarkılardan fal tuatrdık bizim ufaklıkla "şimdi sıradaki şarkı bana gelsin" "hayır bana gelsin " "ya olmaz ama önce ben tuttum benim kaderimde var" "ya olabilir önce sen tuttmuş olabilirsin ama söleseydin, banane önce söyleyenin olur"...... "Hmm bu şarkı bana şundan gelsin, tamam bundan sonraki de bundan gelsin, ondan soraki de benden gitsin" die uzayan bir şarkı tutma listesi olurdu bizim evde.. :))) O zamandan takıntılı bebelermişiz.. Gerçi ben hala obsesifim arada bir tutuyo ve çekilmez oluorum.


Kıssadan hisse; Sen önlemler aldın, ben yasaklar koydum,önümüzde zaten hep barajlar vardı, ve bu su hiç durmaz..İnanmayanlar hep bekledi, insanlar anlamadı, insanlar inanmadı, sustun, sustuk sonra kaçtık arkamıza bakmadan başka şehirlere...başka insanlara...


21 Nisan 2009 Salı

O KarE



Herkes çıktı çıt yok ofisde,sadece rüzgarın etkisiyle arada bir gıcırdayan pencerenin sesi duyuluyor sessizliğin içinde...

Of bekledim bugun herkes bi gitsin die şurdan, bi gitsinler de sessizliğin sesini dinleyeyim, hafif bir müzik açayım, bol kremalı bir nescafe hazırlayayım kendime şöle en dumanı tüteninden.. Evet gittiler, birer birer çıktılar, ben de açtım müziğimi koydum kahvemi keyif yapayım dedim. Kahveyi yudumlarken yine geldi aklıma dün nette gördüğüm o kare. Dün bi ara dürttü şeytan açtım fcbku bakiim bi şuna dedim, baktım yeni foto eklenmiş hatun kişi yazmış altına "büyük aşkım" die, bizim ki de suratsız suratsız bakmış objektife.. poff.... O kare kafama kazındı sankı gözümün önüne gelio ve bi ses yankılanıo kulaklarımda "büyük aşkım" pofff...

Ne aşkmış be kardeşim, kıza yapmadığını bırakmadı hala aşkım dio, bazı kızları anlamak gerçekten zor, böleleri mazoşist oluolar, "döv, öldür beni yine severim seni, çekinme hakaret et, aldat, tekmele, istediğini yapabilirsin yine de sen benim büyük aşkımsın"!? Allahım ya ne salak kızlar var şu hayatta onlara yeterki erkek olsun, onların olsun hayattan daha da başka bişi istemezler... Bunlardan bi tane de bende var yani bi kız arkadasım işte tam da böle, yeterki fonfon olsun ona başka kimseye gerek yok hıh aman ne matah şey kuzum . Neyse konu açılınca sinirleniorum o yuzden bu konuyu kapatııorum. : ///


Geçen blogları geziom, kimi yemek tarifi vermiş kimi el emeği marifetlerini sergilemiş dedim ya ne hoş, keşke benim de zamanım olsa da şuraya renk renk şeyler hazırlayıp koysam. Gerçi maymun iştahlıyımdır ben önce heveslenirim başlarım ama daha yarılamadan sıkılırım olduğu gibi kalır ha o arada başka şeye merak sarar ona başlarım o da tabi aynen kalır :)))


Neyse okuyucu hayat oku oku bitmıor be, ama sen bana bakma gene de bu bloğu oku :)))


18 Nisan 2009 Cumartesi

ÇİLeKLİ!!!


Ruhum şöle az biraz güneş görmeye görsün, burnum az biraz bahar kokusu almaya dursun, bi de fonda şöle gitar eşliğinde çilekli milekli bi şarkı çalmasın işte o zaman "tutmayın beniii" hallerim başlar...
Gülben Ergenin yeni cdsini dinliyorum, fonda da proje hazırlıyorum yine, camdan bakınca her yer günlük güneşlik, camı açıyorum hava göründüğü kadar güzel değil, sert bir rüzgar esiyor tıpkı hayat gibi.. Her neyse "Çilekli" die bi şarkısı var bayıldım, tam benlik hemen blogcularla paylaşmalıyım dedim, malum onla paylaşamıo olunca kendimi böyle frenliyorum :p
Buyrun sözlere bi göz atın, yaw şuraya müzik eklemeyı becerebilsem bunlara hiç gerek kalmayacak ama insan teknoloji özürlü olmaya görsün :))




Aşkın bir tarifi olmasa
Seni nasıl anlatırdım
MütEMadiyen anarmıydım adını
Bilirsin hassasımdır kOnu sen olunca

Gözlerindeki bereketli toprakta açmak gibisi var mı
Sen hayatımdasın ya bundan böyle
bEnim içim acı tuTar mı
VaRlığın öyle bi sevinçki burnumda çilekli sakızımın kokusu
Dertlerimi sayfa sAyfa savurdum
mümKünse gelmesin yeNisi
Zaman Ne demek adını sen de unUttum
biliyorsa söylesin birisi
Gel saklanalım hiç bir ayrılık bulmasın biziii

Gel saklanalım kimse bulmasın bizi :))))

Ps. Biz zamanında (üniversite yıllarında) bunla kaçmayı düşünmüştük tabi birlkte değil herkes ayrı ayrı düşünmüş hahaha :)) [Gerçi arada birlikte hayal kurduğumuz da olurdu, paramız olmadığından bi gecekondu tutacaktık, hatta bi arkadaşının yaylada ahşap bi evi varmış oraya gidermişiz, bu da çalışırmış eve ekmek getirirmiş, bi tane de arkadaşımız var İstanbulda, o da aldığı bursunu bize yollıcakmış, kimse bulamazmış bizi!? Ha bide o aralar yabancı damat diye bi dizi var , orda nehir erdoğan nikomuyla kaçmaya karar veriyor, ablasıyla sarılıp ağlıyorlar nazlıı gitme die , biz de bizim ufaklıkla izlioz bunu, derken ikimiz birden başladık ağlamaya ve birden sarıldık yaa abla die ağladı bizimki annemde tek kaş havada noluo bakışı fırlattııydı hahahhaa :)))ya ne günlermiş tabiki bunların hiçbirisini yapamadık, sadece dilimizdeydi, biz de ne cesur bi yürek, ne de etrafındakileri üzebilecek kadar taş bir kalp yoktu, ammannn neyse eglenceli yıllardı :p]

15 Nisan 2009 Çarşamba

şImARIK HasTA :)


bLOg resmimi değiştirdim ve sanırım çok şeker oldu. Napalım hayatta gercek değişiklikler yapamayınca kendimizi ya saçımızla, ya takı tokayla, ya bilimum kıyafetle ya da sanal alemde değiştirebiliyoruz ancak..


Her neyse dünkü karamsarlığımın yerini bugun hafif bi yumuşama aldı , neden dersen hastayım ve sağlıklı olmanın çok daha önemli olduğunu Tanrı bana bir gece de öğretti :))


Bu arada PUCCA'nın izleyici olarak eklenmiş olmasına çook sevindim çünkü kendisini sürekli takip ediyorum ve yazılarına bayılıyorum , kendisini burada görmekten acaipp mutlu oldum. Blog yazdığımı kimse bilmediğinden şöle ballandıra ballandıra bi hava da atamıyorum yani

-- "Ay var ya hani şu blog dünyasının bir numaralı ismi PUCCA var ya hani kızımm benim sayfama bakmış yanı yorum bile bırakmış yane, hep diyorum ben süper yazıyorum ama siz kıymetimi bilmıyosunuz"" :))))))


Şaka bir yana blogla tanışıp sevmeme, blog yazarlarını takip etmeme, birinci sıradan vesile olmuştur kendisi, umarım yazdıklarından bir de kitap hazırlar ilerde..


Neyse bugunkü yazımı Türk müziğinin naçizane bir parçasının sözleri ile noktalamak istiyorum


"Hastayım,yaallnızımm,seni yanıııımmmdaa
bulup da baaaahhtiyaaarr öölllmeekk isstterimmm""


VEYA


"Ölüüürrseeemm yazıktırrr ssaağğnnaa kaanmadağğnn
Kolllaarığmm bbooooyynunnddaa hhaaallkalanmadağnnn""


Çok cıvık bi yazı oldu bu yahu hastayım ondan şımarabilirim :p





14 Nisan 2009 Salı

MuTsUZumMMM...


eVET mUTSUZUM... ve şu şartlarda yapılacak bişEY yok...


Yoruldum, hayatla mücadele etmekten çok yoruldum, hiç bişi istediğim gibi olmuYo...


hala çabalıyorum, etrafımdaki herkes ayrı telden çalıyor,herkes kendi dediğim olsun diyor...
Birinin gözünü dünya hırsı bürümüş,dönmüş sırtını aşka sevgiye dostluğa, birinin tek derdi sevgilisi sankı hayat sadece ondan ibaret, birinin işi yok, azmi yok, arzusu yok, yarım yamalak sankı hep bi maskesi var, birisi sadece arkadaşları için var sankı hayatta her şeyı onlara göre yapıyor diğer sevdiklerinin çok önemi yok onun için,onlar nasıl olsa ona her şekilde ayak uydururlar çünkü, birisi yıllarca aynı hayatı yaşamaktan sıkılmış,yanındakilerden sıkılmış bıraksan koşarak kaçacak şöle alabildiğince uzaklaşacak hayatı kendince yaşayacak, birisi kendinden başka herkes için yaşıyor herkesi kontrol ediyor, herkes için en iyiyi biliyor ama kendi için tek bir şey bile yapmıyor bu tutumuyla da yoruyor insanları, birisi çok uzaklarda hani en yakınken en uzak olanlardan yüzünü görmek bir yana sesini duymak bile bir olay artık, yaşanmamışlıklarla dolu ve çok uzakta...Herkes istiyorki hayat hep onlara göre yaşansın, sen hep bi kuklasın bi ipin birinde diğeri ötekinde .. tüm iplerimi paylaşmışlar bi biri çekiyor bi diğeri, bi beriki bi öteki ... yoruldum ve mutsuzummm hayatta neyi çok istesem inadına olmadı düşünüyorum bazen kimi bu kadar çok üzmüş olabilirim ki acısı sürekli çıkıyor benden...Bıraksalar ruhum içimi terkedip uçarak sonsuz yeşilliklere,mavilere pembelere doğru gidecek, bulutların üzerinde şöle bi kafasını dinleyecek ve o en sevdiklerini uzaktan izleyecek ve belki çok daha mutlu olacak...